ORTAKÖY’de 13 Eylül 1999 gecesi, henüz 17 yaşındayken bir satanist ayininde vanşice öldürülen Şehriban Coşkunfırat’ın ailesi, 16 yıl sonra cezaevinden tahliye edilen sanıklar Engin Arslan, Ömer Çelik ve Zinnur Gülşah Dinçer’e 211 bin TL’lik tazminat davası açtı.
Coşkunfırat’ın baba ve ablalarının dava dilekçesinde, cinayetin detayları ve sanık ifadeleri de yer aldı. İstanbul 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılan davada, Şehriban’ın babası ve 6 ablası için 30’ar bin TL manevi, ayrıca baba Memet Coşkunfırat için 1000 TL maddi tazminat talep edildi. Dilekçede emsal olarak da Münevver Karabulut davası gösterildi.
ZAMAN AŞIMI İTİRAZI
Şehriban Coşkunfırat’ın ablası, “Amacımız asla para değil. Sadece katiller de yaşadıklarımızı unutmasınlar istiyoruz. Paranın bir kuruşuna dokunmadan hayır kurumlarına bağışlayacağız” dedi. Tazminat davasına ilk cevabı ise, sanıklardan Zinnur Gülşah Dinçer, mahkemeye gönderdiği iki sayfalık el yazısı mektupla verdi. Dinçer mektubunda, “Davada taleplerin zaman aşımına uğradığını düşünüyor ve bu taleplerin reddedilmesini istiyorum” diye yazdı.
‘ŞEYTAN ONU İSTİYOR’
Türkİye 17 Ağustos 1999 Marmara depreminin şokunu henüz atlatamadan, ilk satanist cinayetiyle tanışmıştı. 8 çocuklu ailenin kızı Şehriban Coşkunfırat, Engin Arslan, kız arkadaşı Zinnur Gülşah Dinçer ve Ömer Çelik tarafından, 13 Eylül 1999’da, o gece yaşanan 5.8’lik artçı deprem üzerine Engin Arslan’ın, “Bugün ayın 13’ü. Şeytanla konuştum, kurban istiyor. Deprem de işaretiydi. Şehriban’ı seçtim” sözleri üzerine vahşice bıçaklanarak öldürüldü. Üç sanık müebbet hapisle cezalandırıldı.